31 Ekim 2009 Cumartesi

Memleketimden Otobüs Manzaraları

Şu dünyada otobüse binmek kadar elem ve keder verici bir hadise daha bilmiyorum. Daha doğrusu elbet vardır da, otobüse binmek de ilk ona filan rahat girebilmeli bence.


Otobüs parasını verebilmek için bermuda şeytan üçgenini andıran çantasındaki cüzdanı arayan insan kadar aciz bir insan yoktur. Otobüs hareket ettikçe yalpalayan, tutunmak için hamle yaptıkça düşme raddesine gelen, inatla cüzdanına ulaşamayan insanın acısını, yaşamayan anlayamaz.

Hadi cüzdanı buldu diyelim. Ya bozuk yoksa? Varsa da 5 kuruş eksikse. O insanın kederini kaç kadeh şarap bertaraf edebilir? Ya da bertaraf edebilir mi? Ciddi tereddütlerim var.

Bozuk çıkmadığı için 20 lira ve üzerinde kağıt para veren insanun para üstü bekleme anları da çok acıklıdır ayrıca. Cüzdanı çantana geri koyamazsın, adam gibi tutunamazsın, boş yer vardır oturamazsın, yapamazsın Allah yapamazsın.

Hadi oturdun diyelim, ya yanına senin 9 katın hacminde biri oturursa? Camla o devasa kütle arasına sıkıştığını bi düşünsene. İnsanda yaşama sevinci kalır mı lan. Allah düşmanımın başına vermesin.


Bunları düşündükçe tüm hafta para biriktirip nereye gideceksem taksiyle gitmem gerektiğini düşünüyorum. Zaman zaman.

Hiç yorum yok: